Marketler, pastaneler, mağazalar zinciri oluyor da halka çörek zinciri neden olmasın? Üstelik bu zincire sayısız insan katılıyor. Yaratıcısı ve organizatörü ise Aleks.

Alışılmışın dışında yaratıcılıkları olan ve bu yaratıcılığını zor durumda kaldığında çözüm üretmek için kullanan Aleks’in, okullarındaki hizmetli Bay Onur’un arabasının çalınması karşısında duyarsız kalması beklenemezdi elbet. Üstelik o kadar güçlü bir yardımlaşma ağı kuruyor ki sonunda her şey denetimden çıkıyor.

Bizde gelenektir, çocuklara daha onlar küçücükken zor durumda olanlara yardımcı olmanın, diğer insanlarla dayanışmanın önemini belletmeye çalışırız. Ama iş, o yardımlaşma anına geldi mi neme lazımcı olmakta üstümüze yoktur. Miniğimize de ana babasının birdenbire ortaya çıkan ve söyledikleriyle bağdaşmayan tutumunu anlamak kalır. Büyüğüyle tartışıp sorular sormadan elbette. Mümkün olduğunca sessiz ve derinden…

Neyseki Aleks şanslı bir çocuk. O ve arkadaşları Bay Onur’a yeni bir araba almaya karar verdiklerinde başta hem okul müdürü Bayan Kredo hem de Aleks’in annesi onlara yardım elini uzatıyor. Böylelikle bir cumartesi günü Aleks’in annesinin yardımıyla yaptıkları halka çörekleri okulun önünde satmaya karar veriyorlar. Ancak çörekler tahmin etmedikleri kadar ilgi görüp on beş dakika içinde satılınca Bayan Kredo, halka çörek alamayanlara karşı mahçup olacaklarını ve bunun da okulun itibarını sarsacağını söylüyor. Şimdi önemli bir sorunları var: Daha çok halka çöreği nereden bulacaklar?

Müthiş bir çözüm buluyorlar. Uzakta yaşayan tanıdıklarına mektup yazıyorlar. Halka çöreğe ihtiyaçları olduğunu ve mektubu başkalarına da göndermelerinden mutluluk duyacakları anlatan mektuplar. Halka çörek zincirinin ilk adımları böyle atılıyor. Ama kahramanlarımızın başına tahmin etmedikleri bir şey geliyor. Bakalım siz tahmin edebilecek misiniz? Yoksa dayanamayıp hemen kitabı mı okuyacaksınız?

Okuldaki hademeye yeni bir araba almak, hele bunu halka çörek satarak başarmak bizim memlekette olacak iş değil. Çocuğunuz heveslenip kitapta okuduklarının aynısını yapmaya kalkarsa uygun bir dille vazgeçirmeye çalışmakta haklısınız. Ama artık unutulan değerler arasına katılan yardımlaşmak, belki siz de unutmuşsunuzdur diye söylüyorum, en çok yardım edene mutluluk verir. Diğer insanlara yardımcı olmanın mutluluğunu yaşamak çocuğunuzun da hakkı.